Sonbaharın gelmesiyle birlikte Malatya’nın bereketli ovalarında traktör sesleri yükselmeye başladı. Buğday ekim mevsiminin başladığı şu günlerde kimi üreticiler tohumlarını toprağa teslim ederken, kimileri ise tarlalarını yeni sürüyor. Ancak bu yılki ekim sezonu, çiftçilerin yüzünü güldürmekten uzak. Akaryakıt fiyatlarının zirve yapması, tohum ve gübre maliyetlerinin cep yakması üreticiyi zor durumda bırakıyor. Özellikle mazotta uygulanan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), çiftçilerin en büyük isyan nedeni haline geldi. Malatya’nın Battalgazi ilçesinde çiftçilik yapan Ali Özkuş (58), 8 dönümlük tarlasını sürmek için traktörünü çalıştırdı. Ancak mazot pompasına her gittiğinde yüzü asılıyor. “Buranın sürümü sadece 4 bin TL’yi buluyor. Mazot litresi 55 TL’yi geçti. Bir depo mazotla ancak burayı sürüyorum çok pahalı. Çiftçilerden ÖTV alınmasın” dedi. ÖTV’nin akaryakıtta ana kalemlerden biri olduğunu vurgulayan üreticiler, şu soruyu soruyor: “Halk için üretim yapıyoruz, özel tüketim vergisi ödüyoruz. Bunun neresi mantıklı? Yatıyla, lüks araçla gezenlerden ÖTV alınmıyor da neden gariban üreticiden alınıyor? Bu memlekete hizmet ettiğimiz için ceza mı kesiliyor?”
Çiftçilere göre ana gider kalemini akaryakıt, gübre ve sulama ücretleri oluşturuyor. Çiftçiler, akaryakıttaki bu vergi yükünün üretim maliyetlerini şişirdiğini, ürün fiyatlarının da tüketiciye olumsuz yansıdığını belirtiyor.
“MAZOT OLMAZSA TARLA SÜRÜLMEZ, EKMEK OLMAZ”
Kışa hazırlığın kötü başladığını belirten Çiftçi Ali Özkuş, “Traktörü çalıştırdım, tarlaya girdim ama içim yanıyor. Mazot litresi 55 TL’yi geçti. 8 dönüm tarlam var, sadece sürümü 4 bin TL tutuyor. Bir depo mazotla 8 dönüm anca sürüyorum. Bankaya mı koşacağım yine? Mazot fiyatları belimizi büktü! Ha bire mazota zam geliyor. Geçen 3 TL zam geldi. Daha geçtiğimiz yıllarda 5-10 TL’ydi. O yetmedi bir de her 6 ayda bir ÖTV’sine zam yapıyorlar. Zaten mazotun asıl fiyatının vergi olduğunu söylüyorlar. Ben gidip mazot alıyorum bir sürü KDV ödüyorum. ÖTV fişte bile yazmıyor ama çoğu ÖTV’ymiş. 8 dönüm için 4 bin TL sadece sürüm parası. Tohum desen ayrı dert, gübre desen ayrı. Bir çuval buğday tohumu 1000 TL. Gübre torbası 1.200 TL. Ben bu parayı nereden bulacağım? İşte en büyük isyanım o! Mazotta ÖTV ne demek evladım? Ben yatla mı geziyorum? Lüks arabam mı var? Hayır! Ben alın terimle, gece gündüz demeden bu milletin ekmeğini üretiyorum. Ama devlete vergi olarak ÖTV ödüyorum. Niye? Yatıyla Akdeniz’i turlayan, adamdan ÖTV alınmıyor da benden alınıyor? Bu nasıl mantık? Çiftçiden ÖTV alınmasa her şey değişir! Mazot 30 TL’ye düşse, benim de maliyet yarıya düşe. Üretim maliyetim 30 düşer. O zaman buğdayı daha ucuza satarım. Marketten ekmek alan vatandaş da rahatlar. Bizi cezalandırıyorlar sanki.” ifadelerini kullandı. Çözüm önerilerini sunan Özkuş, “Çözüm basit: Çiftçiden ÖTV kalksın. Mazot 25-30 TL olsun. Tohum ve gübre sübvansiyonlu verilsin. Desteklemeler artırılsın. O zaman mazot desteği vermeseler de olur. Çiftçi borç batağında boğulmasın.” şeklinde konuştu.>>MEHMET TURAN ÇİĞDEM
EDİTÖR
