Malatya’da 10 yıl önce berber dükkânını süslemek için aldığı eski radyolar ve cep telefonları, Bayram Gaspak’ın hayatını değiştirdi. Antika eşyalara gösterilen yoğun ilgi nedeniyle mesleğini bırakıp antika müzayedeciliğe soyunan 36 yaşındaki Gaspak, her cuma akşamı açık artırma yapıyor. Gramofonlar 25 bin liraya, altın tespihler 28 bin liraya alıcı bulurken, Malatya’da antika tutkusu seviye atlayarak bit pazarından müzayede salonlarına yükseliyor.
Malatya’da berberlik mesleğiyle tanınan Bayram Gaspak, eski eşyalara olan merakını bir tutkuya dönüştürerek hayatını tamamen değiştirdi. Yaklaşık 10 yıl önce dükkân dekorasyonu için aldığı nostaljik radyolar ve vintage cep telefonları, zamanla bir koleksiyon haline geldi. Farklı illerdeki müzayedelere katılarak büyüttüğü bu hobi, berber dükkânını doldurunca Gaspak’ı yeni bir yola sürükledi: Antika ticaretine ve haftalık müzayede salonuna. Kentin eski eser meraklılarını bir araya getiren bu girişim, hem ekonomik bir fırsat hem de kültürel bir köprü olarak dikkat çekiyor.
Gaspak’ın hikâyesi, sıradan bir hobinin nasıl girişimciliğe evrildiğinin en güzel örneklerinden biri. 36 yaşındaki girişimci, yaptığı açıklamada, “Her şey dükkânda bir eski radyo almakla başladı. O nostalji hissi beni sardı. Zamanla radyolar, telefonlar, gramofonlar... Hepsi birikti. Satmaya başlayınca anladım ki, bu bir tutku değil, bir meslek olabilirmiş” dedi.
Berberliği bırakarak açtığı müzayede salonu, her cuma akşamı Malatya’nın antika severlerini ağırlıyor. Katılımcılar, Gaspak’ın kimi zaman fes ve şalvarla sahneye çıkmasını, geçmişin ruhunu canlandıran bir ritüel olarak görüyor.
50 İLDE MÜZAYEDE DENEYİMİ
Bayram Gaspak’ın antika macerası, 2015’lerde Malatya’daki berber dükkânında başladı. “Dükkâna renk katmak için eski bir radyo aldım. Sonra bir tane daha, bir cep telefonu... Arkadaşlar ‘Bunlar antika mı?’ diye sorunca, ben de araştırmaya başladım” diye anlatan Gaspak, kısa sürede Türkiye’nin dört bir yanına yayıldı. Yaklaşık 50 farklı ilde müzayede ve koleksiyoner etkinliklerine katıldı; Bu yolculuk İstanbul’dan İzmir’e, Ankara’dan Gaziantep’e kadar uzandı. Bu yolculukta edindiği tecrübe, onu sadece alıcı değil, satıcı da yaptı.
Biriktirdiği eserlerden dükkânda yer kalmayınca, Gaspak radikal bir karar aldı: Bazı parçaları satmaya başladı. “İlk satışlarım arkadaş çevresindeydi. Bir gramofon 500 liraya gitti, ama değerini biliyordum. O satıştan aldığım parayla yenilerini aldım. Berberlikten vazgeçtim, çünkü eski eserlerle iç içe olmak beni mutlu ediyordu” diyor. Bu geçiş, 2023’te kendi müzayede salonunu açmasıyla taçlandı. Salon, Malatya’nın Battalgazi ilçesinde, bir iş yerinde. Haftalık cuma akşamı etkinlikleri, 100 liradan başlayan açık artırmalarla ilerliyor. Gaspak, “Ürünleri kaldırıyorum, alıcılar fiyatı belirliyor. Bu heyecan, bir berber tıraşından daha büyük” diye konuştu.
Müzayede salonunun en dikkat çeken yanı ise Gaspak’ın kostümü oluyor. Geleneksel fes ve şalvarla sahneye çıkan girişimci, “Geçmişten gelen kültürü geleceğimize yansıtmaya çalışıyoruz. Katılımcılar bunu görünce mutlu oluyor, geçmişi yâd ediyorlar. Bizim için de farklılık katıyor” diyor. Bu ritüel, sadece görsel bir şov değil; antika kültürünün bir parçası. Gaspak, ürün yelpazesini geniş tutuyor: Pirinçten bakıra, gramofondan plağa, eski saatlerden tespihlere kadar her şey mezata çıkıyor. Şimdiye kadarki en yüksek satışlar, koleksiyonerleri heyecanlandırdı. Bir gramofon 25 bin liraya, nadir bir altın tespih ise 28 bin liraya alıcı buldu. Gaspak, “Çoğu ürünün değerini insanlar belirliyor. Malatya’da antika ilgisi büyük; koleksiyonerler, yatırımcılar geliyor. Pandemi sonrası nostaljiye dönüş arttı” diye ekliyor.
Salon, sadece satış değil, bir buluşma noktası: Katılımcılar, ürünlerin hikâyelerini paylaşıyor, eski anılarını canlandırıyor.
Malatya, kayısı ve ticaret kenti olarak bilinse de, antika pazarı son yıllarda canlanıyor. Gaspak’ın girişimi, bu trendi hızlandırdı. Kentteki antika dükkânları ve koleksiyoncular, “Bayram Abi’nin müzayedeleri, şehre yeni bir soluk getirdi. Eski eşyalar sadece obje değil, tarih” diyor. Gaspak, geleceğe dair planlarını da paylaştı: “Salonu genişleteceğiz, online müzayedelere geçeceğiz. Gençlere antika sevgisini aşılayacağız. Belki bir antika müzesi bile açarız.” Bu tutku, bir berberin elinde Malatya’nın kültürel mirasını parlatıyor. Her cuma akşamı, fesli bir antikacının sesiyle başlayan açık artırmalar, şehrin nostalji dolu gecelerine damga vuruyor.
“İNSANLAR ESKİYİ ÖZLÜYOR”
Mezat serüvenini anlatan Bayram Gaspak: “Berber tezgâhından mezat kürsüsüne uzanan bir yolculuktu benimki. 10 yıl önce dükkânda müşterileri beklerken eski bir radyo aldım; ‘Dekor olur’ dedim. Radyo çalışıyordu. O an işler değişmeye başladı. Bir tane daha aldım, sonra bir cep telefonu, sonra bir gramofon… Dükkân doldu taştı. Tıraş ederken bir yandan antika araştırır oldum. İlk satışımı hatırlıyorum: Eski bir telefonu 300 liraya verdim. Alan adam ‘Çocukluğum’ dedi, gözleri doldu. Ben de anladım ki bu eşyalar sadece obje değil, hatıra. Berberliği bırakmaya karar verdiğimde ailem ‘Deli misin?’ dedi. Ama içimde bir ateş yanmıştı. 50’ye yakın ile gittim, müzayedelerde öğrendim. İstanbul’da 19. yüzyıl bir saat 40 bin liraya giderken, Malatya’da aynı saate 5 bin teklif eden çıkmıyordu. Dedim ki, ‘Bu şehre mezat lazım.’ Salonu açtık. İlk işte 10 kişi geldi. Fesimi taktım, şalvarımı giydim; ‘Geçmişe selam olsun’ dedim. Gramofon kaldırdım, 100 liradan başladık. 25 bin liraya gitti. Altın tespih 28 bin. İnsanlar ürünü değil, hikâyesini satın alıyor. Bir adam dedesinin tespihini buldu.>>MEHMET TURAN ÇİĞDEM
EDİTÖR
